Karagöz Ve Hacivat Hikayeleri 

Karagöz ve Hacivat hikayeleri çok meşhurdur. Bu iki meşhur karakter Bursa’da Ulucami’nin Yapılışı sırasında çalışan 2  bir tane işçidir. Karagöz demirci  ustalığı yaparken Hacivat ise bir duvarcı ustasıdır. İnşaatın bir türlü bitmemesinden sorumlu Tutularak idam edilen Karagöz ve Hacivat  taklit ve karşılıklı konuşmaya  dayalı, 2 boyutlu tasvirlerle bir perdede  gösterilen gölge oyunudur.

 Karagöz ve Hacivat gölge oyunlarının tarihi çok eskidir. Karagöz  ve Hacivat oynatıcısına kurgusal yani hayali adı verilir. Yardımcıları yardak,  çırak, dayrezen, sandıkkardır. Oyunda konuşmaların değişmesi baş hareketleri sonucunda yapılır. Karşılıklı konuşmalarına En akıllı Karagöz oyunu ile örnek verilebilir.

Karagöz İle Hacivat: En Akıllı Karagöz

Karagöz ile Hacivat birgün yolda karşılaşır.

Hacivat: “Karagözüm, bal satılıyor sende almak ister misin?”

Karagöz: “Ne… ”

Hacivat: “Şu yan tarafta bal satıyorlar. Kilosu dört akçeymiş. Sen de al istersen.”

Karagöz: “Zaten kurmuş olduğum tek hayalim.”

Hacivat: “Hayalin mi? Bal mı hayalin?

Karagöz: “Sen sal satıyorlar dedin ya. Bir sal alıp dünya turuna çıkmak benim hayalim.”

Hacivat: “Sal demedim, bal satıyorlar. Seni koca kafalı, kulağı sağır Karagöz”.

Karagöz: “Doldururdum tüm sevdiklerimi sala, küreği çekip, ta okyanusa ulaşırdım.”

Hacivat: “Okyanusu ne yapacaksın, herkes balları alıyor.”

Karagöz: “Herkes fala bakar ama kimse benim gibi güzel fal bakamaz.”

Hacivat: ” … ”

Karagöz: “Geçen gün kahve içip fal kapattım. Güzel yerdeydim.”

Hacivat: “Nasıl yani?”

Karagöz: “Çıkmıştım bir kavağın ucuna, yukardan akıl serpiyorlar. Ben en zirvedeyim ya en çok aklı ben almış oldum.”

Hacivat: “Sorması ayıp da, ne yaptın o akılları o zaman?”

Karagöz: “Kaybolmasın diye beynime yerleştirdim.”

Hacivat: “Senin beyninde o kadar akıl varda, sen çok akıllısın da ben mi bunu göremiyorum?”

Karagöz: “Boşuna kendini akıllı sanma Hacivat, akıl dağıtılırken sen orada değildin.”

Karagöz ve Hacivat hikayeleri

Karagöz ile Hacivat Hikayesi 

Orhan Gazi babası Osman Bey için Bursa’da büyük bir cami yaptırmaya karar verir. Bunun üzerine emrinde olan birden fazla mimarı huzuruna çağırtır. Bu mimarlara Osman Gazi’nin hatırası için çok büyük ve görkemli bir cami yaptırmak istediğini belirtir. Orhan Bey bu caminin kendisi için çok büyük bir öneme sahip olduğun ve bu caminin yapılışında gevşek davranan kişilerin kellesini alacağını belirtir. 

Bu esnada Karagöz demirci ustası, Hacivat ise duvar ustası olarak görev alır. Görevlendirilen iki usta işlerini hızlı yapmaları için sıkı bir şekilde tembihlenir. Karagöz okul okumayan ama inşaat işlerinde ustaların yanında büyümüş ve bu sayede iyice usta olmuş bir kişidir. Hazır cevap olması ve tez canlı kişiliği sebebiyle sürekli başı belada olan Karagöz zeki olduğu için bu belaları sürekli atlatır. Belaları  atlatamadığı zamanlarda ise en yakın dostu olan Hacivat bu arkadaşına destek olur. Hacivat ise yakın arkadaşının aksine okul bitirmiş ve her konuda genel kültürü olan çok efendi biridir 

Mimarbaşı padişahın bu konuda ne kadar ciddi ve hassas olduğunu bildiğinden dolayı biraz korkar. Padişahın karşısına inşaattan ne zaman biraz ayrılsam işler aksıyor ama bunun için gerekli önlemleri  alacağım der. Mimarbaşı yine bir gün malzeme almak için gidiyorum deyip inşaattan ayrılmış süsü verir. Ama mimarbaşı hemen yakındaki bir tümseğin arkasına saklanır ve işçileri izler. Burada gördüğü en net şey Hacivat ve Karagöz’ün sürekli atışması olur. Bu atışmadan dolayı da diğer çalışanların onları  izlediğini görüp, işlerin aksadığını fark eder.

Karagöz ile Hacivat’a Ne Oldu?

Mimarbaşı bu durumu görür görmez hemen Orhangazi’nin yanına gider. Padişaha gördüğü her şeyi anlatır. Bunu duyan Orhangazi ise çok sinirlenir ve bu iki işçinin aşılması için emir verir. Bu iki kişi asıldığı zaman diğer işçilere de ders olacağını düşünür. Hacivat ile Karagöz çalıştıkları inşaattan alınır ve daha sonra da asılır. Bunun üzerine bütün şehir de büyük bir üzüntü yaşanır. 

İnsanlar merhamet sahibi olan padişahlarının böyle bir şey yapmasına hayret içinde kalırlar ve bu üzüntüyü padişahlarına hissettirmek isterler. Orhangazi bunu yaptığı için bir süre sonra vicdan azabı duymaya başlar. Padişahın bu üzüntüsü karşısında gören halk bu üzüntüyü hafifletmek adına Hacivat ve Karagöz kuklasını canlandırırlar. Karagöz ve Hacivat hikayeleri bu şekilde başlar ve günümüzde de devam eder. 

Sitemizde bulunan birkaç masal örneği;

  1. Kırmızı Başlıklı Kız Gerçek Hikayesi 
  2. Kardeş Sevgisi İle İlgili Hikaye Kısa
  3. Nasreddin Hocanın Masalları

One thought on “Karagöz Ve Hacivat Hikayeleri 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SESLİ MASAL DİNLEME UYGULAMASI