Kel Oğlum Keleş Oğlum Masalı

Keloğlan hikayeleri üzerine yıllardır çizgi diziler ve filmler yapılarak çocuklara sunulmaktadır. Tüm bunların kaynağı, onlarca yıldır anlatılan ve yazılan Keloğlan masalları olarak bilinmektedir. Sitemizde yayınlanan çeşitli masalların içinde bir de kel oğlum keleş oğlum hikayesi ekledik. Fakat çizgi filmlerin aksine, keloğlan masalları kısa bir şekilde yazdık ve sizinle paylaştık. Böylece sizi sıkmadan keyifli okumalar dileyebiliriz. Bir Varmış bir Yokmuş. Çok uzakta bir köyde, Keloğlan adında bir çocuk yaşarmış. Bu çocuk annesi ile birlikte yaşarmış. Keloğlan çok yardımsever bir çocukmuş. Her zaman annesinin dediklerini yapar, bir sözünü iki ettirmezmiş. Bunun yanında da dürüstlüğü ile bilinirmiş. Keloğlan hem dürüst hem herkese saygılı hem yetenekli hem de çok dost canlısıymış. Bir sürü arkadaşı varmış. En sevdiği arkadaşı ise Balkızmış Balkız sarı saçlı, kahverengi gözlü, Keloğlan’la yaşıt bir kızmış. İkisi de çok iyi arkadaşmış. Keloğlan bir sabah yatağından kalkmış, elini yüzünü yıkamış, dişlerini fırçalamış. Tüm bunları yaparken biraz geç kalan Keloğlan’a annesi;

• Kel oğlum, keleş oğlum hadi geç kalma sofraya!

Demiş. Keloğlan da;

• Geliyorum anne.

Diyerek koşa koşa kahvaltı sofrasına geçmiş. Annesi kahvaltıya çok özenmiş. Ev yapımı tereyağı, kayısı içi yumurta, salça ve kızarmış ekmekle birlikte, yeni demlenmiş Çay koymuş. Kahvaltıyı çok beğenen Keloğlan hapur hupur, bütün sofrayı yemiş. Ardından;

• Ellerine sağlık anne.

Demiş. Keloğlan, bugün arkadaşları ile birlikte oyun oynamak için annesinden izin almalıymış. Çünkü bugün mahalle maçı varmış. Keloğlan için bu maç çok önemliymiş. Bir sürü gol atmalı ve Balkız’ın gözüne girmeliymiş. Annesinin yanına gelmiş. Saçlarını okşamış ve demiş ki;

• Canım anam, güzel anam, bugün maça gitsem mi be anam?

Demiş. Annesi gülerek cevaplamış.

• Ama bugün tarlayı sen sürecektin. Sorumluluklarını yerine getirmelisin!

Demiş. Keloğlan da sorumluluğunu yerine getirmeyi kabul etmiş.  

Keloğlan Tarlayı Sürüyor

Keloğlan, tarlayı sürmek için kullanacağı malzemeleri, depodan alıp tarlaya doğru yola çıkmış. Tarlaya vardığında, yapılacak işi görünce birden gözü dönmüş. Çünkü bu tarla, akşama kadar da sürülse, maça kadar bitmezmiş. Keloğlan, yine de pes etmemiş. Başlamış tarlayı sürmeye. Tarlayı sürerken ağzında bir türkü tutturmuş. Bu şekilde canı hiç sıkılmıyormuş. Biraz zaman geçmiş ve Keloğlan yorulmuş. Her zaman oturduğu ağacın altına gelmiş ve dinlenmiş. Yanında buz gibi hoşaf varmış. Biraz Hoşaftan içince kendine gelmiş ve işe devam etmeye başlamış. Tarlayı sürdükçe, tarla gözünde büyüyormuş. Daha fazla dayanamayacağını düşünmeye başlamış.

Keloğlan’a Arkadaşları Yardım Ediyor

Keloğlan tarlayı sürerken, tam o sırada arkadaşları gelmiş. Balkız da aralarındaymış. Keloğlan Balkız’a bakarken, bir an sendelemiş. Balkız da küçük bir gülümseme atmış. Çocuğun arkadaşlarından biri, keloğlan’la dalga geçmiş.

• Sen bu gidişle akşama kadar bitiremezsin. Maça da gelemezsin!

Demiş. Keloğlan buna çok üzülmüş ama bir anda hırslanmış ve daha hızlı yapmaya başlamış. Keloğlan’ın bu halini gören BalKız, dayanamamış ve Keloğlan’a tarlayı sürmesinde yardım etmiş. Diğer çocuklar, birlikte maça giderken Balkız ve Keloğlan tarlayı sürmeye devam etmişler. Kısa bir süre içinde bütün tarlanın işi bitmiş ve Balkız ve Keloğlan birazcık dinlenmişler. Ardından Keloğlan’ın annesinin yanına gidip, işi bitirdiklerini söylemişler. Annesi oğluna;

• Kel oğlum, keleş oğlum aferin sana!

Demiş. Annesi onlara 2 bardak, soğuk ayran vermiş. Keloğlan ve Balkız ayranı içtikten sonra maça gitmişler. Keloğlan, bir sürü gol atmış ve Balkız da buna çok sevinmiş. Maçı kazanan Keloğlan, akşam eve geldiğinde mutlulukla ve huzurla uyumuş.

Bir önceki masalımız Ormanda Yaşayan Huysuz Dev Masalını okuyun.

Diğer Çocuk Masallarımız.

Kısa Çocuk Masallarımıza bakmayı unutmayın.